Atatürk’e Mektup Örnekleri | Ata’ya Mektup | 10 Farklı Örnek
1- Atatürk’e Mektup
Değerli Komutanım, Önderim, Öğretmenim, Cumhurbaşkanım, Atam,
Öncelikle bu vatanı bize armağan ettiğiniz için teşekkür ediyorum. Kurduğunuz ve bize armağan ettiğiniz Cumhuriyetimizle yaşıyoruz. Siz tüm zorluklara göğüs germiş, yılmadan, bıkmadan çalışmış, kendi menfaatlerini düşünmeden halkı için çalışmış büyük bir öndersiniz. Siz, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’sünüz.
Bu vatanı oturarak değil milyonlarca şehit ve gazi verilerek kazanıldı. Uyumadınız, planlar yaptınız insanlar kurtuluşa yakın olduğumuzu düşündüler ama siz dinlenmediniz: çalıştınız, çabaladınız bu millet işgal edilmesin diye elinizden gelenin fazlasını yaptınız. Şu an bu mektubu yazmanı sizin sayenizde. Kitap okumam, okula gitmem hepsi sizin sayenizde. Ülkemiz, için yaptığınız yenilikler, bizlere verdiğiniz haklar, özgürlükler için size çok şey borçluyuz. Siz tüm dünyaya barışı, insanlara saygıyı öğrettiniz.
23 Nisan 1920 tarihinde Türk milletini temsil eden Birinci Büyük Millet Meclisi açıldı. Türk halkı bu tarihte egemenliğini ilan elti. Milli bayramımız, olan 23 Nisanları siz, biz çocuklara armağan ettiniz. Bütün Türkler sevindi bu duruma ama en çok da çocuklar sevindi. Milli Bayramımız, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başladı.
Siz olmasaydınız halimiz ne olurdu düşünmek bile istemiyorum. Atam yaptığınız her şey için teşekkür ederim. İyi ki dünyaya gelip bu iyilikleri bize yapmışsınız. Ülkemin bütün çocukları gibi ben de size minnettarım. Kalbimde yaşıyorsunuz ve hep yaşayacaksınız. Keşke yanımızda olsaydınız, size sımsıkı sarılabilseydim. Size sonsuz teşekkürlerimi sunabilseydim. Sizi çok seviyorum en önemli eseriniz olan “Cumhuriyet” biz çocuklara emanet. Hangi koşulda olursa olsun bu bayrak dalgalanacak. Hiçbir güç onu indiremeyecek.
Ne Mutlu Türküm Diyene!
Sevgi ve saygılarımla…
Atatürke Mektup: Eymen Durder – İTÜ GVO Özel İzmir Ortaokulu – Kaynak 1:
2- Ata’ya Mektup
Ata’m,
Cumhuriyetimizin kurucusu, Türk Ulus’unun Ata’sı mektubumu sonsuz sevgi, saygı ve minnettarlıkla yazıyorum.
Özgür, bağımsız, medeni ülkeler seviyesinde yaşadığımız bu hayatı kurduğun ve bize hediye ettiğin Cumhuriyet sayesinde yaşıyoruz. Yaptıkların için sana ne kadar teşekkür etsek, minnet duysak da az. Bizleri bırakıp gittiğin sonbahar mevsimindeki hüznü duyuyorum zaman zaman içimde. Ne de olsa omuzlarımıza yüklediğin yük hayli ağır ve gurur verici. Hani demiştin ya hitabende “Birinci vazifen Türk istiklalini Türk Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.” Ülkemize ve sana karşı bu yüzden sorumluyuz. Yıllar önce bir sonraki yüzyılı görebilecek kadar yüce vasıflara sahip bir Ata’nın çocukları olmak gurur verici. Cumhuriyet’in ve senin çocukların olarak yaşadığımız müddetçe ilmin, medeniyetin, geçmişimizin ve geleceğimizin yılmaz, savunucuları olacağız. Her zaman önde her zaman çevik ve her zaman güçlü olacağız.
Sen tüm zorluklara göğüs germiş, yılmadan, bıkmadan çalışmış, kendi menfaatlerini düşünmeden halkı için çalışmış büyük bir öndersin. Ben seni hep düşünüyorum çünkü seni anlamak istiyorum. Bütün bu yaptıklarını nasıl başardın diye bir defa daha düşünüyorum. Dediğin sözü hatırlıyorum sonra, “Bir Türk dünyaya bedeldir.” Evet Ata’m… Bir Türk dünyaya bedeldir ve bu Türk Cumhuriyeti’ne her Türk fedadır. Sen ve arkadaşların nasıl bu devleti kurmak, bu devlete özgürlüğünü teslim etmek için kendinizi, hayatınızı feda etliyseniz biz de bu vatan için canımızı feda etmekten sakınmayacağız.
Sana layık olabilmek için çok çalışıyorum Ata’m. Bize emanet ettiğin Cumhuriyete sahip çıkabilmek için… Diyorum ki, “Bir Türk neyin üstesinden gelemez, ki?” Bütün zorluklara rağmen başarma ve kazanma azmini kendimde buluyorum . Muhtaç olduğum kudretin damarlarımdaki asil kanda mevcut olduğunu biliyorum. Başarımın önünde hiçbir gücün engel olamayacağını biliyorum. Buna inanıyorum. Senin nasıl bizlere inancın lam ise biz de senin evlatların olarak kendimize inanıyoruz, güveniyoruz. Bizlere armağan ettiğiniz bu vatana sahip çıkmak onu ileriki nesillere aktarmak sizden aldığımız bir borç ve bu borcu ödemek de bizim her zaman görevimiz.
Seni çok özlüyorum Ata’m. Keşke yanımda olsaydın da ellerinden öpebilseydim. Sen hepimizin. Türk milletinin kalbinde yaşıyorsun ve yaşamaya devam edeceksin. Minnet ve şükranla…
Ataya MektuoAli Berk Polat – İTÜ GVO Özel Dr. Natuk Birkan Ortaokulu – Kaynak 2:
3- Atatürk’e 10 Kasım Mektubu
Sevgili Atam,
Sana bu mektupta yazacaklarımı aslında senin gözlerinin içine bakarak içimde gelen en derin duyguları dile getirerek söylemek isterdim ama sen biliyorum ki her zaman yanımızdasın, kalbimizin en değerli yerindesin.
Vefatının üzerinden tam seksen dört yıl geçti. Seksen dört koca yıl… Geçen bu yıllar içerisinde kaç çocuk, kaç yetişkin seni özledi? Senin açtığın yollardan, gösterdiğin hedeflerden yürüdü? Dünyada başka bir lider var mıdır ki bu kadar sevilen, saygı duyulan en çok da özlenen? Yoktur Ata’m, olamaz! Kim kendi yaşayamayacağını bildiği bir cumhuriyet için tüm ömrünü feda eder? Kim ömrünü cephelerde savaşlarda geçirdikten sonra milletin meclisini kurarak, devlet yönetimini millet iradesine bırakır? Sen Ata’m, sen!
Seni yakından görmeyi ve tanımayı çok isterdim. Sana düşündüklerimi, düşlediklerimi anlatmak ve yaptığın onca fedakarlığı kitaplardan değil de senden duymak… En çok etkilendiğim özelliklerinden biri vatanseverliğin. İmkansız, denilen bir kurtuluşu nasıl gerçekleştirdin? Ne kadar uykusuz kaldın? Sevdiklerinden ne kadar ayrı kaldın? Tüm bunları düşündükçe, kendini milletine adamış bir lideri tanıdıkça sana olan saygım, sevgim ve minnettarlığım daha da artıyor.
Yaptığın devrimler sayesinde özgür, vatanını seven, koruyan ve onu kollayan; Cumhuriyet’e sahip çıkan, eğitime önem veren Türk milleti geçen her yılda daha da çok güçleniyor.
Ve bugün… Geçen seksen dört yılın ardından birbirine kenetlenmiş seksen üç milyon koca yürek… Seni anmak için tekrar 10 Kasım’da bir araya gelecek. Ve her zamanki gibi yine bilecek ki tek bir gün değil her gün seni kalbinde yaşatmaya devam edecek. Senin emanetine sahip çıkmak onu her zaman korumak, güçlendirmek bizim sana ve tüm silah arkadaşlarına borcumuz olsun. Her yorulduğumuzda her güçten düştüğümüzde sizin mücadelenizi hatırlayıp ayağa kalkacağız. Yılmadan, yorulmadan yolumuza devam edeceğiniz. Senin için, senin aziz ruhun, paha biçilmez emanetin için.
Açtığın yolda gösterdiğin hedefe hiç durmadan yürüyeceğimize ant içeriz!
Sen rahat uyu Ata ‘m…
Nil Lektemur – İTÜ GVO Özel Dr. Natuk Birkan Ortaokulu – Kaynak 3:
4- Atatürk’e Mektup Uzun
Sevgili Atam,
Mektubumu sonsuz saygı ve sevgiyle yazıyorum. Bu küçük kalplerimize büyük hayaller, fikirler ve duygular sığdıran kahramanıma.
Bize bıraktığın bu yurdun bir köşesinden sesleniyorum sana. Seni hiç görmeden, seninle hiç konuşamadan… Her gün daha fazla özlüyorum seni. Keşke diyorum içimden defalarca. Keşke diyorum bir kez daha görme şansım olsaydı seni. Ama eminim ki her gün, her an sevecen bir gülümseyişle bize bakıyorsun. Sen bizi duyuyor, görüyorsun.
Kim bilir ne kadar özlemişsindir buraları… Sana İzmir’imin dağlarının çiçeklerini, yurdumun yaylalarını, pınarlarını, o köpük köpük deniz kokusunu gönderiyorum. Belki biraz olsun hatırlatır buraları.
Şu an Anıtkabir’de olmak… Ne kadar çok istediğimi anlatamam. Dopdoludur şimdi her tarafın, özlemle bakıyorlardır sana. Senin gibi bir liderin milleti olmaktan gurur duyuyorlardır, eminim.
Çok zor şartlar altında savaştın bizlere bu vatanı emanet etmek için. Para, cephane, güvenebileceğin bir şey olmadan, sadece umut ederek savaştın ve kazandın. Bizlere bu güzel vatanı emanet ettin. Sana ne kadar teşekkür etsek az.
Sen tüm zorluklara göğüs germiş, bıkmadan ve pes etmeden, kendi menfaatlerini düşünmeden, bu vatan için çalışmış büyük bir öndersin. Senin bize bırakmış olduğun bu vatanın bir parçası olmaktan, senin gibi bir dünya liderinin ülkemize katmış olduğu güzellikleri her gün görmekten ve öğrenmekten o kadar büyük mutluluk, o kadar büyük bir gurur duyuyorum ki anlatamam.
Cumhuriyetin kurucusu olan sana, senin ilke ve devrimlerini, biz Türk gençlerine emanet ettiğin bu ülkeyi; içinde bulunduğumuz, koşullar ne olursa olsun, sürdüreceğime, ileriye taşıyacağıma, seni ve ölümsüz eserlerini unutmayacağıma ve daima koruyacağıma, ant içerim. Bana güvenmeni, bana inanmanı ve bu sonsuz uykunda rahat olmanı diliyorum. Senin sayende bütün Türkiye ve Türk halkı her zaman huzur ve sulh içerisinde olacaktır. Seni çok özledim Atam.
Atatürk’e Mektup Uzun: Şimal Akgüner – İTÜ GVO Özel İzmir Ortaokulu – Ataya Mektup Uzun – Kaynak 4:
Kaynaklar:
Kaynak 1: https://www.itugvo.k12.tr/10-kasim-da-ogrencilerimiz-ataturk-e-mektup-yazdi
Kaynak 2: https://www.itugvo.k12.tr/10-kasim-da-ogrencilerimiz-ataturk-e-mektup-yazdi
Kaynak 3: https://www.itugvo.k12.tr/10-kasim-da-ogrencilerimiz-ataturk-e-mektup-yazdi
Kaynak 4: https://www.itugvo.k12.tr/10-kasim-da-ogrencilerimiz-ataturk-e-mektup-yazdi
